Mevlana'dan Güzel Sözler - 3
- Ayrıntılar
-
Üst Kategori: GÜZEL SÖZLER
-
Pazar, 18 Kasım 2007 01:30 tarihinde oluşturuldu
-
Son Güncelleme: Salı, 12 Mart 2013 10:13
-
Pazar, 18 Kasım 2007 01:29 tarihinde yayınlandı.
-
Gösterim: 6333
- Üzerinde pek çok meyveler bulunan bir dalı, meyvalar aşağı doğru çeker. Meyvasız bir dalın ucu ise, servi ağacı gibi
havada olur.
- Topluluk bizim yanımıza geliyor. Susacak olsak, incinirler. Bir şey söyleyecek olsak, onlara göre söylemek lazım geldiğinden o zaman da biz inciniriz
- Ümit, güvenlik yolunun başıdır.
- Kuş seslerini öğrenen kimse, kuş olmadığı gibi aynı zamanda kuşların düşmanı ve avcısıdır.
- Dert, insana yol gösterir.
- İman, namazdan daha iyidir. Çünkü namaz beş vakitte, iman ise her zaman farzdır.
- İki canlı kuşu birbirine bağlasan, dört kanatlı oldukları halde uçamazlar, çünkü ikilik mevcuttur.
- Sokak köpeğine ister altın, ister yünden tasma tak, yine sokak köpeği olmaktan kurtulamaz.
- Cübbe ve sarık ile alimlik olmaz. Alimlik, insanın zatında bulunan bir hünerdir.
- Değil mi ki gönül mutfağında yemekler tabak tabak, peki ne diye aşağılık kişilerin mutfağına kase tutacakmışım?
- Hangi tohum yere ekildi de bitmedi, ne diye insan tohumunda böyle bir şüpheye düşüyorsun?
- Testi taştan korkar ama o taş çeşme oldu mu, testiler her an ona gelmeye can atar.
- Sus artık yeter! Sır perdelerini pek o kadar yırtma. Çünkü bize, kırıkları sarıp onarmak, sırları örtmek yaraşır.
- Altın aramıyorum, altın olmaya yeteneği olan bakır nerede?
- Varlık peteğini ören arıdır. Arıyı vücuda getiren mum ve petek değildir. Arı biziz. Şekil sadece bizim imal ettiğimiz mumdur
- Dünya köpüktür. Tanrı sıfatlarıysa denize benzer. Fakat şu cihan köpüğü, denizin arılığına, duruluğuna perdedir.
- Sözün içini elde etmek için harf kabuğunu yar. Saçlar da sevgilinin yüzünü, gözünü örter.
- Burnuna sarımsak tıkamışsın, gül kokusu arıyorsun.
- Biz, tulumla, küple, testilerle tatmin olmayız. Bizi çekip ırmağınıza götürün.
- Dünyaya demir atmış Karun’u, yer çekti, yuttu. Ulular ulusu İsa’yı gökyüzü çekti, yüceltti.
- Ekmek, beden hapishanesinin mimarıdır.
- Gübre olup bostanın gönlüne giren pislik, yok olur gider de pislikten kurtulur, kavunun, karpuzun lezzetini arttırır.
- Avlanmak istedik mi uçup gittiğimiz yer Kafdağı’dır. Akbaba gibi leş avlamayız biz.
- Bir köpeğin önüne bir çuval şeker koysan bile, onun gönlü yine leş peşindedir. Şekerden ne anlar o?
- Allah ile birleşmek demek, senin varlığının O’nunla birleşmesi demek değildir. Senin yok olmandır.
- Küfürle iman, yumurtanın akıyla sarısına benzer. Onları ayıran bir berzah var, birbirine karışmazlar.
- Köpekler gibi kızmayı bırak, arslanların gazabına bak. Arslanların gazabını görünce de var, bir yaşına girmiş koyun gibi
yavaş ol.
- Din evinde haset faresi bir delik açar ama kedinin bir miyavlaması ile ürker kaçar.
- Kadınlar, aklı olanlara, gönül sahiplerine pek üstün olurlar. Cahillere gelince, onlar, kadına üstündür. Çünkü tabiatlarında
hayvanlık vardır. Sevgi ve acımak, insanlık vasıflarıdır. Hiddet ve şehvet ise hayvanlık vasıfları.
- Mümin bir kopuza benzer. Madem ki inanan kişi feryat edip ağlamada kopuzdur, kopuz kendisine mızrap vuran
olmadıkça feryat etmez.
- Madem ki, akıl babandır beden de anan, oğulsan babanın yüzüne bak.
- Yeryüzü ile dağda aşk olsaydı, gönüllerinde bir ot bile bitmezdi.
- Kuş, kafeste kaldıkça başkasının buyruğu altındadır. Kafes kırıldı da kuş uçtu mu, nerede ona geçecek buyruklar?
- Bal çanağının ağzı kapalı. Sen ise, üstünü, yanını yalayıp duruyorsun. Çanağı yere çal,
- İnsana bütün korku içinden gelir fakat insanın aklı daima dışarıdadır.
- Dil, anlamlara bir oluktur adeta, fakat nereden sığacak oluğa deniz?
- O kadar çok koşmayın, o kadar yorulmayın, şu yerin altında çırak ne olmuşsa usta da o olmuştur.
- Bir lağımın pis kokusunu koklamak, ruhu kokuşmuş zenginlerle sohbetten yüz misli iyidir.
- Sen, yeni bir çocuk doğurmadıkça, kan tatlı süt haline gelmez.
- Hırsızlara, kötülere, alçaklara acımak, zayıfları kırıp geçirmektir.
- Aşk, davaya benzer. Cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki.
- Tohum yerde gizlenir de, o gizlenmesi bağın, bahçenin yeşermesine sebep olur.
- Yazı yazılırken eli görmeyen kişi, yazı kalemin oynamasıyla yazılıyor sanır.
- Gül solup, gül bahçesi harap olduktan sonra gülün kokusunu nereden duyabiliriz? Gülsuyundan!
- Firavun, yüzbinlerce çocuk öldürttü, aradığıysa evinin içindeydi.
- Geminin içindeki su, gemiyi batırır. Geminin altındaki suysa, gemiye arka olur.
- Aynanın berraklığını yüzüne karşı söylersen, ayna hemen buğulanır, seni göstermez olur.
- Eşek, suyun kadrini bilseydi, ayak yerine baş koyardı ırmağa.
- Aklın deveciye benzer, sense devesin. Aklın seni ram eder, ister istemez dilediği yere çeker götürür.
- Eğer parça buçukta bütünle beraberdir, ondan ayrılmaz diyorsan, diken ye, diken de gülle beraberdir.
- Gümüşün dışı aktır, berraktır ama onun yüzünden el de kararır, elbise de.
- Ateşin kıvılcımlarıyla al al bir yüzü vardır. Ama yaptığı kötü işe bak, karanlığı seyret.
- Yoksul, cömertliğin aynasıdır.
- Peygamberler insanları Allah’a ulaştırmak için gelmişlerdir. İnsanların hepsi bir bedense, kulla Allah birleşmişse kimi kime ulaştıracaklar?
- Bir mumdan yakılan mumu gören, gerçekten de asıl mumu görmüştür. Düşünenlerin düşündürdükleri…
- Sabır, genişliğin anahtarıdır.
- Gündüz gibi ışıyıp durmayı istiyorsan, geceye benzeyen varlığını yaka dur.
- Ana karnındaki çocuğa doğmak, dünyadan göçmektir
- Somuna benzer bir şey düzsen, emdin mi, şeker gelir ondan, ekmek tadı değil.
- Terazide arpa altınla yoldaş olur ama bu, arpanın da altın gibi değerli olmasından değildir.
- Koruktaki su ekşidir ama koruk üzüm olunca tatlılaşır, güzelleşir. Derken küpte yine acır, haram olur fakat sirke olunca
ne güzel katıktır.
- Ay, yıldızlardan utanır ama yine de cömertliği yüzünden yıldızların arasında bulunur.
- İnanan, inananın aynasıdır.
- Sen şekillerde kalırsan puta tapıyorsun demektir. Her şeyin şeklini bırak, manasına bak
- Rengi kara bile olsa, bir kişi seninle aynı maksadı güdüyorsa, ona ak de, senin rengindedir.
- Hacca gideceksen, bir hac yoldaşı ara. İster Hint’li olsun, ister Türk, ister Arap. Şekline, rengine bakma, maksadı ne,
ona bak.
- Yokluk, varlığın aynasıdır.
- Arslanın boynunda zincir bile olsa, bütün zincir yapanlara beydir arslan.
- Zıddı meydana çıkaran, onun zıddı olan şeydir. Bal, sirkeyle belirir.
- Kasırga pek çok ağaçlar yıkar fakat yeşermiş bir ota ihsanlarda bulunur.
- Dostların ziyaretine eli boş gelmek, değirmene buğdaysız gitmektir.
- Herkes güneşi görebilseydi, güneşin ışıklarına delalet eden yıldızlara ne ihtiyaç vardı?
- Hiç köpeğin havlaması, ayın kulağına değer mi?
- Huzurunda bulunmayanlara bile böyle elbiseler, böyle yiyecekler verirse, kim bilir konuğun önüne ne nimetler koyar.
- Hıristiyanların bilgisizliğine bak ki, asılmış Tanrı’dan medet umuyorlar.
- Resim, ressama, beni kusurlu yaptın diye söz mü söyleyebilir?
- İnsanoğlu, dilinin altında gizlidir. Dil, can kapısının perdesidir. Yel, perdeyi kaldırdı mı ne var, belirir bize.
- Sen de sağ eline bir sopa aldın ama senin elin nerede, Musa’nın eli nerede
- Akıllı birisinden gelen cefa, bilgisizlerin vefasından iyidir.
- Kara odun ateşe eş oldu mu, karalığı gider, tümden ışık kesilir.