Yunus Emre- Kararım Yokdurur

Sensin benim canım canı sensiz kararım yokdurur
Uçmakta sen olmaz isen vallah nazarım yokdurur

Baksam seni görür gözüm söyler isem sensin sözüm
Seni gözetmekten gayri yeğrek şikarım yokdurur  

Çün ben beni unutmuşum şöyle ki sana gitmişim
Ne kalde ne halde isem bir dem kararım yokdurur

Eğer beni Circis'leyin yetmiş kez öldürür isen
Dönem geri sana varam zira ki arım yokdurur

Yunus dahi aşık sana gösterir didarın ona
Yarim daha sensin benim ayrık nigarım yokdurur

Hiçbir kişi bilmez bizi biz ne işin içindeyiz
Ne hırsımız baydır bizim ne nefsimiz içindeyiz

Bir kimsenin devletine ta'nediben biz gülmeyiz
Ne münkiriz alemlere ne Tersanın haçındayız

Biz bunun neliğin bildik dünyanın nesine kaldık
Arzumuz nefs için değil dünya teferrücündeyiz

Yunus aydır her sultanım özge şahım vardır benim
Ko dünya altın gümüşün ne bakur u tuncundayız 

YUNUS EMRE


--------------------------------------------------------------------------------

Açıklama:

Hz.Circis Kimdir?
Hz.Circis’i ele alan kaynakların bilimsel değeri çok azdır.Hıristiyanların ermiş olarak kabul ettiği St. George ile aynı kişi olarak kabul edilir. Ancak St.George, Hz.Circis bir yandan da Hz.Hızır ve Hz.İlyas’la karşıtırılmktadır. Bunun için yeterli nedenler vardır.
Önce 23 Nisan 303’te Roma İmparatoru St.George’u Hıristiyanlar aleyhindeki bir fermanı yırttığı için işkenceler ile öldürttü. Asıl ilginci St.George 23 Nisan’da kutlanır. 23 Nisan, kilise takvine göredir. Bu aynı zamanda Mayısın gelişini kutlamak  için çeşitli gösterilerle yapılan bir bayram’dır. Avrupa’nın kimi bölgelerinde bu bayram için yapılan simgesel oyunlarda St.George’u kişileştiren genç, yeşil yapraklara bürünür.
Kilise takvimi ile bu günkü takvim arasında 13 gün fark olduğuna göre 23 Nisan, 6 Mayıs’tır. Bu da Hz.Hızır ile Hz.İlyas’ın buluştukları gün olan Hıdırellez, Bahar Bayramı’dır. Ayrıca Hz.Hızır’ın bir hadise göre kendisine yeşil anlamına gelen Al Hazir denilmiş, sonra bu giderek Al Hizr olmuştur. Bir hadiste Hazreti Peygamber, Hızır’a bu adın verilmesinin nedenini "onun kuru bir yerde post üzerinde otururken hemen arkasından yeşil otlar bitmesi" şeklinde açıklamıştır.
Öte yandan Hz.Circis de Hz.Hızır ve Hz.İlyas ile karıştırılmıştır. Aşağıda göreceğimiz gibi Hz.Circis üç kez öldürülmüş, üç kez dirilmiştir. Ayrıca Hz.Hızır ile Hz.İlyas’ın ölümsüzlüğüne yaygın halk inancı vardır.
Söylenceye göre Hz.Circis, Filistinli idi. Hz.İsa’nın havarilerinden artakalanlarla görüşebilmiştir. O sırada Musul’da bütün Suriye’yi ele geçirmiş Dazane hükümdarı bulunmaktadır. Hz.Circis de Musul’a gelir. Hz.Circis’in parası çoktu, bunu yoksullara dağıtırdı. Musul hükümdarı putlara tapıyordu, halkından puta tapmayanları ateşe atarak cezalandırıyordu. Hz.Circis onunla  savaşmaya karar verdi. Bir gün onun yanına çıkarak Tanrı’yı ululadıktan sonra hükümdara saldırgan bir dil kullandı. Kral, Hz.Circis’e puta tapmayı benimsemediği  için çeşitli işkenceler uyguladı. Örneğin zindanda üzerine çok ağır bir sütun koydular. Gece bir melek geldi, Hz.Circis’e onu dört kez öldüreceklerini, onun da dört kez dirileceğini söyledi.
Ertesi sabah gelenler onu kılıçla öldürüp doğradılar, sonra aslanlara verdiler. Aslanlar ona dokunmadılar, Tanrı onun parçalarını birleştirdi,can verdi. Hz.Circis gene halkı aydınlattı. Bu arada bir takım mucizeler gösterdi. Bir kadının ölen kızını diriltti.
İkinci kez  Hz Circis’i bir öküzle zindana attılar. Hz.Circis öküze can verdi. Hz.Circis her yakalanışında hükümdar bir mucize göstermesini istedi. Gene bir yakalanışında hükümdar ondan sofradaki ağaçlardan yapılmış sofra takımını  eski doğal durumlarına  döndürmesini istemiştir. O da Tanrı’ya dua eder, minder ve tabakları kökleri yere batmış, kabuklanıp dallanıp yapraklanmış, çiçek açmış, meyvelenmiş ağaçlara dönüşmüştür. Bunun üzerine hükümdar, bakırdan içi boş bir öküz heykeli yaptırdı, içine yağ, kurşun ve arsenik koydu, Hz.Circis’i de birlikte heykelin içine kapattılar. İçini ateşe verdiler, Her şey eridi, Hz.Circis de heykelin içinde öldü. Tanrı güçlü bir rüzgar estirdi, gök kara bulut doldu, güçlü bir kasırga her yeri tozla doldurdu. Böylece halk karanlıkta bir kaç gün geçirdi. Sonra Tanrı, Mikail Aleyhisselamı gönderdi. O heykeli havaya kaldırdı. Heykeli yere attı, gürültüsü tüm Suriye halkını korkuttu. Hz.Circis heykelin içinden sağ olarak çıktı.