Şeyh Kimdir?

ŞEYH DİYE KİME DERLER?

  • yaş bakımından,
  • kemal-i ilim bakımından,
  • kemal-i irfan bakımından,
  • kemal-i hal bakımından,
  • kemal-i irşat bakımından,kemal sahibi olanlara ŞEYH denir. Bu makamda, herhalde kemal sahibine ŞEYH denir. Yaşa itibar edilmez. Yaş bakımından küçük dahi olsa, diğer sayılan özellikler bakımından gerçekten kemal sahibi ise o zat gerçekten ŞEYH'tir. Mühim olan ilim, irfan, hal ve irşat bakımlarından kemal sahibi olmasıdırdır.

Bu vasıfları ve sıfatlara sahip olan kimselere ŞEYH isminin verilmesi caizdir.

Bu sayılan özelliklere sahip olmadan, insani kamil olma yolunda hiç bir mertebeye vasıl olmayan kimseleri ŞEYH ismiyle isimlendirmek ve çağırmak, o insanların dürüst, samimi, saf, ve müdedeyyin insanları şahsi çıkarları uğruna kandırmak için ŞEYH suretine büründüklerinden ötürüdür. Bu türdeki sahtekarlar, HAL ŞEYHİ değil, KIYAFET ŞEYHİ dir.   

Zira, ŞEYH bir birkaç kısımdır.

KAL ŞEYHİ

  1. YAL ŞEYHİ
  2. TEKKE ŞEYHİ
  3. TAKKE ŞEYHİ
  4. EVRAD ŞEYHİ
  5. AVRAD ŞEYHİ
  6. KÜRSİ ŞEYHİ
  7. KABİLE ŞEYHİ
  8. HAL ŞEYHİ

Şimdi bunlardan kısaca bahsedelim ki, okuyanlar müstefid olsunlar:

  1. KAL ŞEYHİNİN SIFATLARI:

    Bunlar belirli bir tahsil ve terbiyeleri olmayan, ilim okumamış, yalnız işittikleri ile yetinmiş, kulaktan dolma bilgilere sahip kişilerdir. Bütün hünerleri yerli yersiz ve uydurulmuş hikayeleri anlatarak konuşmaktan ibarettir. Bu konuşmaları da, hadiseleri akıllarınca yorumlarlar, kıt ve kısır görüşleri ile hadiseleri tanımlarlar. Büyük velilerin bazı sözlerini ezberleyerek kendilerine mal ederler de söyledikleri ile kendileri de amil olmazlar ve bu laf ebeliği ile halkı delalete sevketerler. Tabiatiyle kendileri dalalette kaldıkları gibi kendilerine tabi olan zavallı saf insanları da delalette bırakarlar. 

    Bu gibi mülhidlere yakın olanların, haktan uzak kalacakları şüphe götürmez bir gerçektir. Bunlar ashab-ı kiramı, eimme-i müctehiddiyni ve diğer din büyüklerini çekiştirmek, tenkid etmek ve (sofuların namazları varsa biz aşıkların da niyazımız vardır.) gibi beyanlarla ibaretleri ve zikirleri küçümsemek, kendilerine evliya süsü vermek, ibadullahı namazdan, niyazdan, oruçtan, hac dan zekattan men etmek suretiyle hak yolunu katlederler ve allah muhafaza insanı imandan eden bu gibi yol kesicilerden, bu insan şeytanlardından son derece kaçınmak ve uzak durmak, hakka talip olanlar için bir vecibedir.

  2. YAL ŞEYHİNİN SIFATLARI:

    Evliyaullah kisvesine bürünerek, kendilerini halka evliya gibi gösteren bu sınıf da, bu sayede dünya menfaati cem eyleyen kimselerdir. Bu gibiler için ahiret bahis konusu değildir, bunların cennetleri yemekten, içmekten ve vücutlarının belirli birkaç uzvuna hizmet etmekten ibarettir.

    Bunlardan ırak olanlar da hakka yakın olurlar. Bununla beraber, bu güruhun yukarıda zikrolunan kal şeyhlerinden daha az zararlı olduklarını da kaydetmek lazımdır. Zira bunlar insanlara yalnız maddi bakımdan zarar verir imandan çıkacak davranışları yoktur.

  3. TEKKE ŞEYHİNİN SIFATLARI:

    Bunlar da, şeyhi bulundukları tekkenin maaşı ve geliri ile geçimlerini sağlayan ve adeta memur gibi vazife gören kimselerdir. Umumiyetle tekke şeyhleri böyle olmakla beraber, aralarında arif-i billah ve vasıl-ı illallah olanlar da pek çoktur. Unutmamalıdır ki, ameller niyet iledir.

  4. TAKKE ŞEYHİNİN SIFATLARI:

    Takke şeyhleri, kıyafete ve dış görünüşe önem veren, şeyhliği yalnız tac, hırka, kemer ve asa gibi şyleri evliyaullah kisvesinden, özelliğinden  ibaret zanneden ve o kıyafete bürünerek dolaşan, uygun olmadığı halde, kıyafette şehirde kalan kimselerdir. Hz ÜMMİ SİNAN K.S. (Kudduse sırruhu' diye okunur. Anlamı: Sırrı mukaddes demektir) ın  buyurdukları gibi;

    Ümmi Sinan yol ayan 
    Oluptur melli beyan;
    Dervişlik yolu heman,
    Tacı hırkası değil,

    Diğer bir veliyullah da şöyle buyurmuşlar  
    Dervişlik olsaydı tac ile hırka, 
    Alırdık onu biz de otuza, kırka…

    Evliyaullahın kıyafetine büründükleri ve derviş gibi göründükleri halde, dervişliğin hallerinden haberleri dahi bulunmayan bu dervişliği ancak kıyafet giyinmek, manasını anlamadan devran ve kıyam tevhidi ile kıyam ism-i celali diyerek zikrullahı oyun zanneden, okunan nutukların mana ve gösterilen anlamına dikkat etmeyerek kendilerine gösterilenlerle, söylenilenlerle dahi uyanmayan, yalnız; (şurası, şu makamla okunacak, burası da ses kaldırılacak, burada indirilecek…. ) gibi şeylerle zikrullahın sırf zahirine önem verenler; tarikatin zahirinde kalan gafillerdir ki, bunlara TAKKE  ve HIRKA ŞEYHİ denir.
  5. EVRAD ŞEYHİNİN SIFATLARI:

    Hal ve iktidarını nazırı itibara almadan, tam manasiyle irşad etmeden müritlerine bol bol zikir ve evrad veren, müritleri ile alakadar olmayan ve onları taht-ı mürakabesine almayan kimsmelerdir. Bunlar, şeyhliği müritlerine binlerce esma vermekten ibaret sanırlar ve müritlerini islaha muktedir olamadıkları gibi, onları zikr-ü tevhid, evrad-ü ezkar ile usandırırlar ve hatta akıldan ederek tımarhaneye yollarlar. 

    Mürşit, hastasının derdine göre ilaç vermesini bilmeli ve hastalığın cinsine ve mahiyetine göre tedavi usullerine aşina olmalıdır.  Günde belirli fasılalarla azami üç aspirin verilecek hastaya, on aspirin birden yutturulursa helak olacağı gibi, müridine günde on bin tevhid, on bin ismi-i celal, on bin ismi-HU veren evrad şeyhi de aynı şekilde müridini helak etmiş olur, değil esma-i ilahi, bir kimse günde on bin defa çivi dese deli olur. İnsaf gerek… böyle bol zikri kaldıramayacak müride, bu kadar esma verilirse, ya usanır veya deli olur.

  6. AVRAD ŞEHNİNİN SIFATLARI:

    Bunlar da, ehlulah kisvesine bürünen, şeyh gibi görünen ve meydan-ı evliyayı nefs-i emarelerine elet eden şehvetperest  aşağı ve bayağı mahluklardır. çocuğu olmayan kadınları, çocuk sahibi olmaları için göbeklerine yazı yazmak bahanesiyle soyan ve o safdilleri behimi arzularına ram eden ve bu suretle ibadullahın namus ve iffetleri ile oynayan, din namına, tarikat adına halkın ırzına tecavüz eden adi, sapık ve deni kimselerdir ki, bunlara da avrad şeyhi tabir olunur. Bunlardan da ırak olanlar hakka yakın olurlar. Bu gibi şerirlerden Allaha sığınırız. Bunlar, iblisin uşakları, nefsin ve isteklerinin eşekleridir. Bu gibilerin ahrette en şiddetli azabı tadacakları muhakkaktır. Ne var ki, tövbe ederlerse, allahu teala tövbeleri kabul edicidir.

  7. KÜRSİ ŞEYHİNİN SIFATLARI:
    Kürsi şeyhliği, cami-i şeriflerde Cuma günleri orta kürside vaaz eden bir gruba verilen vazife ismidir.

  8. KABİLE ŞEHNİNİN SIFATLARI:
    Arap diyarında ve çöllerde yaşayan halk göçebe halindedir. Bu göçebelere kabile denir ve bunların başbuğlarına da kabile şeyhi tabir edilir.

  9. HAL ŞEYHİNİN SIFATLARI:
    Onu yukarıda kısaca bahsetmeye çalıştık burada yeniden anlatmayacağım.

kısaca şunu da söylemekte yarar var. Çünkü halk nedense yolu sadece 4 eşik ten ibaret sanmaktadır. Bunu da şeriat, tarikat, hakikat, marifet eşikleri olarak bilmektedir oysa 7 makam ve her birinin yedi mertebesi cem an 49 mertebe eder ki bu yol Salihlerin yoludur.