Dingonun Ahırı

Atlı Tramvaylar zamanında, tramvaylar 2 atla çekilirken dik Şişhane yokuşunu çıkabilmek için azapkapı dan takviye at alarak yokuşu çıkabilirlermiş. Tramvay bu haliyle Taksim e kadar gelir, burada çıkartılan atlar, bu gün Taksim alanının batı kısmındaki sular idaresi maksemi ile Fransız konsolosluğu arasında bir ahırda bir süre dinlendirildikten sonra tramvaya bağlanmadan boş olarak Azapkapı ya götürülürlermiş.

Taksim deki bu ahırı Dingo adlı bir rum vatandaş işletirmiş. Gün boyu bir sürü atın girip çıkmasından dolayı dilimizdeki '' Burası Dingo' nun ahırı mı giren çıkan belli değil '' sözünün buradan geldiği söylenir.

DİL-İ BİÇARE

ANLAT DİL-İ BİÇARE'DEN, 
SUN DA İÇSİN YAR ELİNDEN
YANİ HEP BİLİNEN,
ŞEYLERDEN OLSUN
SEN SÖYLE DEDE'NİN
"ZÜLFÜNDEDİR BAHT-I SİYAHIM" BESTESİNİ

MEVLANA'DAN

Hergün bir yerden göçmek, ne iyi,
Hergün bir yere konmak, ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak, ne hoş,
Dünle beraber gitti. Cancağızım;
Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi Yeni şeyler söylemek lazım...

NOKTA-I ESRAR

Kur’an’a İncil’e Zebur’a Tevrat’a
İman eden etmiş vahdet-i zata
Biri nefye memur biri ispata
“Lâ, illâ” da, “illâ, lâ” da olamaz
Seyrani