Empresyonizm

Empresyonizm (İzlenimcilik)

19. yy.da ortaya çıkmıştır.
Edebiyatta ve resimde gelişerek bütün güzel sanatları etkilemiştir.
Dış dünyada görülen varlığın gerçek yönü değil, kişide bıraktığı izlenimler önemlidir. bu nedenle anlatılan dış dünya değil, dış dünyadaki varlıkların hayale bürünmüş izlenimleridir. Aslında dış âleme, oradaki varlıklara ve nesnelere karşı ilgisizdirler.

Anlam belirginliğinden çok kapalılık yeğlenmiştir, anlamın yoruma uygun olması beklenmiştir.

Sanatın amacı birtakım gerçekleri yansıtmak değildir.

Gerçekler kişilere göre değişir ve kişisel değer kazanır.
Önemli temsilcileri

Verlaine, Rimbaud, Rilke, Concourd Kardeşler, Joyce

Türk edebiyatında

Ahmet Haşim, Cenap Şahabettin, Ahmet Muhip Dıranas.

“Seyreyledim eşkâl-i hayâtı Ben havz-ı hayâlin sularında, Bir aks-i mülevvendir onun’çün Arzın bana ahcâr ü nebâtı”

Ahmet Haşim (Mukaddime)

DİL-İ BİÇARE

ANLAT DİL-İ BİÇARE'DEN, 
SUN DA İÇSİN YAR ELİNDEN
YANİ HEP BİLİNEN,
ŞEYLERDEN OLSUN
SEN SÖYLE DEDE'NİN
"ZÜLFÜNDEDİR BAHT-I SİYAHIM" BESTESİNİ

MEVLANA'DAN

Hergün bir yerden göçmek, ne iyi,
Hergün bir yere konmak, ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak, ne hoş,
Dünle beraber gitti. Cancağızım;
Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi Yeni şeyler söylemek lazım...

NOKTA-I ESRAR

Kur’an’a İncil’e Zebur’a Tevrat’a
İman eden etmiş vahdet-i zata
Biri nefye memur biri ispata
“Lâ, illâ” da, “illâ, lâ” da olamaz
Seyrani