Su Ateş ve Ahlak

Su, ateş ve ahlak dostluk kurmuşlar; birbirlerini pek sevmişler. Uzun süre dolaşmışlar birlikte. Sonra birden bir burukluk kaplamış üçünün de içini. Ayrılırlarsa bir daha birbirlerini ne zaman nerde bulabileceklerini merak etmişler ve birbirine sormuşlar.

Önce Suya sormuşlar, "Kaybolursan seni nasıl bulacağız?"

Su cevap vermiş ateş ve ahlaka, ve demiş ki "Nerede bir şırıltı duyarsanız ben oradayım. Bu yer bazen yeşilliklerin bazen kayaların arası, bazen de vadilerin içi olabilir ama şırıltıya kulak verin ben ordayım dostlarım " demiş,

Ateşe, sormuşlar "Seni yitirirsek ne yapalım?"

Ateş, "Nerde bir duman görürseniz o yerde ben varım.oraya gelin ben ordayım "demiş.

Sıra ahlaka gelince, ahlakın dostlarına cevabı şu olmuş,

 "Beni kaybederseniz, bir daha kesinlikle bulamazsınız!

DİL-İ BİÇARE

ANLAT DİL-İ BİÇARE'DEN, 
SUN DA İÇSİN YAR ELİNDEN
YANİ HEP BİLİNEN,
ŞEYLERDEN OLSUN
SEN SÖYLE DEDE'NİN
"ZÜLFÜNDEDİR BAHT-I SİYAHIM" BESTESİNİ

MEVLANA'DAN

Hergün bir yerden göçmek, ne iyi,
Hergün bir yere konmak, ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak, ne hoş,
Dünle beraber gitti. Cancağızım;
Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi Yeni şeyler söylemek lazım...

NOKTA-I ESRAR

Kur’an’a İncil’e Zebur’a Tevrat’a
İman eden etmiş vahdet-i zata
Biri nefye memur biri ispata
“Lâ, illâ” da, “illâ, lâ” da olamaz
Seyrani